Birbirlerine paralel işleyen ikili bunlar.
Daha sonra dönemeçli koşular olacak.
Kars Pllatosu gerçeği…
Nüfus hareketleri ve yeni doğan bir Başkent.
Cemal Bey Efsanesi Başkent üzerinde yükseliyor.
Açık bir roman sayfalarında dalgalar halinde görüyoruz onu.
Ankara, bugünkü haber yazı, denizin ortasında yükselen bir ada gibi oraya dönük işliyor.
Şöyle ki yiten Atlantis bir yanıyla!
Yiten kent uygarlığı!
Cemal Bey yanda ve ilk fotoğrafıyla erken 1950’lerden el sallıyor bizlere.
Bu kent uygarlığı, Cemal Bey’i de içine katarak Orta Anadolu’da yeniden ortaya çıkacak.
Adı Ankara, fakat Atlantis de olabilirdi.
Erken Anadolu uygarlıkları kapsamında Hitit/Hatti yükseliş dönemini şatafatla yaşayan arkaik köklü bir Başkent Hattuşaş ile çağdaş, karındaş bir Angaru.
Yüzlerce yıl, sürekli nüfus hareketlerini bağrına basan toprak.
Yağmalanan bir kalıt bir yanı.
Yiten bu uygarlığın yerine kim bunun bir benzerini kurabilir?
Kars Platosu nüfus hareketlerini izleyelim.
Böyle yeni bir başkent, Kars Platosu’ndan kalkan göç hareketiyle desteklenebilir mi?
Evet! Sentezlerle, doğaçtan bileşkelerle karaya, kıyıya vuran dalgalar var.
Bu dalgalara nüfus hareketleri diyoruz.
Bu topraklarda üst düzey yaratıcı zeka sahibi olmakla ayakta kalabilir, yoksa altlarda silinir gider insan. Bu böyle!
Bu topraklarda anlatılması gereken bir efsane daha var.
Binlerce efsaneden sadece birisi. Ankara’da Cemal Bey Efsanesi de bunlardan birisidir.
Bu efsanede çok şey var!
Doğu, Güney, Batı; Ankara’ya hangi yönden gireceğiz?
Hatuşaş’a, Hatti’yi yıkan dalgalar Batı’dan geldi, denir.
Bu kez bu topraklarda bir Başkent kurulacak gelen nüfus hareketleri dalgalarına göre.
Bakın burası çok önemli! Gelen dalgaların geldikleri kaynaklar, çıkış yerleri çok önemli.
Kimi yönlerden gelen nüfus hareketleri toplayıcı, yağmacı kavimleri taşır.
Kimi yönlerden gelen nüfus hareketleri, bireşen bir beceriyle kurucu kavimleri taşır. Bozkırların ortasında, arkaik Hatti/Hitit topraklarında bir Ankara kurmak kolay mı?
Bakın! Doğu Ekspresi ile Orta Anadolu’ya gireceğiz. Evet!
(Sürecek)
Sevgi, içtenlik…
Tekin SonMez, 10 Şubat 2011, Stockholm